İnsanı ayakta tutan onurdur!
İnsanı yaşatan da onu ayakta tutan onurudur. Onursuz baş, insan başı olamaz! O denenle de insan bedeni üstündeki onursuz başın hiç bir önemi yoktur.
"İnsanı görünür yapan bedeni, bedenini ayakta tutan kemik yapısıdır. Bu yapının içindeki en önemli kemik de omurgadır" diyen Cahit Kıraç üstadımızın anlatılarından yola çıkarak bu duruma daha da açıklayıcı bilgiler ekleyerek yazımıza devam edelim.
Omurga olmadan insan ayakta duramaz! Demek ki, insan bedenini ayakta tutan omurgasıdır! Onun için omurgasız tüm hayvanlar yerde sürünerek varlıklarını sürdürürler. Bunlar solucan sınıfına giren omurgasız hayvanlardır.
Bu hayvanlar omurgasız oldukları için birkaç parçaya bölünseler de her bir parça, ortamını bulduğu her yerde sürünerek hayatlarını sürdürürler.
Omurgalı olup yerde sürünen bir tek yılandır. O da ikiyüzlülüğünden dolayı yerde sürünür! Yerde yaşar. İkiyüzlü, hızlı sıvışan bir varlık olduğu için yüzü soğuk, güvensiz bir hayvandır. Hayvan olduğu için aklı, inancı, idraki yoktur. Dolayısıyla manevi değerlerden yoksundur. Hayvanın ayakta durmasının bu yüzden hiç bir önemi yoktur.
O nedenle de onursuz hiç bir baş, beden üstünde dik durmaz. İnsan ruhunun omurgası da ONURUDUR! Onursuz insan yaşayamaz. Onursuz yaşayan insan ya sürüngene ya da yılana benzer.
Halbuki, insan da iki yüzlü bir varlık olmasına karşın onu diğer varlıklardan ayırıp önemli kılan şey akıl, bilgi, idrak, inanç ve imanıyla elde edip kazandığı maneviyatına ait, ruhunu yüceltici manevi değerleridir. Bu değerler insanı, insan yapar. Bedeni üstündeki başını dik tutar.
Onun için de insanı ayakta tutan maneviyatıdır. İnsana maneviyat kazandırıp ayakta tutan baş içindeki akıl ve düşüncedir. Akıl edip düşünen insan onurludur, Onuru için yaşar ve onu koruyup yüceltir. Ona değer verir. Çünkü onurlu insan başı büyüktür !
İnsanı yaşatan da onu ayakta tutan onurudur. Onursuz baş, insan başı olamaz! O denenle de insan bedeni üstündeki onursuz başın hiç bir önemi yoktur.
Onursuz baş beden üstünde boş durur. İnsanı ayakta tutan onuru olduğundan, onuru kırılan insan ayakta duramaz. Çünkü onur, insan maneviyatının kemiği, omurgasıdır. Mesleğimizin çok uzun yıllarını harmanlamış ve bugün belki parmakla sayılacak sayıda bu değerde kalmış birkaç yazan çizenden biri olduğumu düşünerek Allah bizleri onursuzlardan, onursuz yaşayan ve sürüngene benzeyen zihniyetlerde ki kişilerden korusun, uzak tutsun.
Dün olduğu gibi bugün de inandığımız ve yürüdüğümüz mesleğimizin ince çizgisinde bu hissiyata sahip çıkan anlayışımız da çok şükür Başımız Dik, Onurumuzu ve mesleki değerlerimizi koruyarak yolumuza devam ediyoruz.
Sevenimiz olduğu kadar sevmeyenimizin de çok olduğu bir sektörde iyi ve güzelin nasıl yapıldığını ortaya koymaya, ortaya çıkartmaya ve bunu kamuoyu ile paylaşmaya inatla devam ediyoruz.
Ne güzel ne güzel…
Dkan dilek